Şehir Detay
Doğal, tarihi ve kültürel değerler bakımından büyük bir turizm potansiyeline sahip olan Muş, Doğu Anadolu'nun Yukarı Murat-Van bölümünde, Çar Deresi ve Korni Deresi arasındaki ovaya kurulmuştur.
Urartulardan başlayan köklü kültür tarihi, ilin hiç şüphesiz en önemli turizm kaynağıdır. Kış ve doğa sporları bakımından büyük bir potansiyele sahip Muş ilinde henüz bu yönde yeterli turizm yapılanması bulunmamakla beraber, çalışmalar sürdürülmektedir.
Yazların sıcak ve kurak, kışların soğuk ve bol kar yağışlı geçtiği ilde, tipik kara iklimi hüküm sürer.
İstihdam imkânlarının kıt oluşu dolası ile sürekli göç veren illerimiz arasında yer almaktadır. Bundan da en fazla genç nüfus etkilenmektedir.
Yapmadan Dönmeyin
a) Muş Kale Parkı, Esenlik Cami, Ulu Cami, Yıldızlı, Murat Paşa Köprüsü, Çengilli Kilisesi, Arak Manastırını gezip görmeden
b) Yöre yemeklerinden Muş köftesi, lahana dolması, çorti aşı ve keskek'i tatmadan
c) Özgün el sanatlarından; oya, dantel ve boncuk işlemesi, halı, kilim ve battaniye dokumaları satın almadan,
…Dönmeyin.
Camiler
Ulu Camii: Avlusunda yatan Şeyh Muhammed-i Mağribi tarafından yaptırılan Ulu Cami, Alaeddin Bey ve Hacı Şeref camilerinin batısındadır. Mimari özelliklerinden dolayı 14. yüzyılın ikinci yarısına tarihlenen cami, moloz taştan yapılmış, dikdörtgen, planlı ve kitabesizdir.
Hacı Şeref Camii: Bir Selçuklu yapısı olan Arslanlı Hanın içinde bulunan cami 17. yüzyılda yaptırılmıştır. Ana mekânı kare planlı olup, ortada büyük yanlarda basık kubbelerle örtülmüştür. Sade mihrabı yuvarlak kemerli ve niş biçimindedir. Camiye sonradan eklenilen minare 1902 yılında, son cemaat yeri ise 1997 yılında inşa edilmiştir.
Alaaddin Bey (Paşa) Camii: Cami, 18. yüzyıl başlarında şehrin valisi Alaaddin Bey tarafından yaptırılmıştır.
Çanlı Kilise (Surp Garabet): Yaygın Beldesine bağlı Yukarı Yongalı köyünde bulunmaktadır. İlk yapıldığı dönemlerde “Ateş Tapınağı” olarak kullanılan kilise, Sasaniler tarafından 399 yılında Hıristiyanların ibadetine açılmıştır. Bugün halen kalıntıları mevcut olan kilise, yabancı turistlerin en çok rağbet ettiği yerlerden birisidir.
Hamamlar
Alaaddin Bey Hamamı: Muş şehir merkezinde bulunan hamam, Alaaddin Bey tarafından Alaaddin Bey Camii ile aynı tarihte yaptırılmıştır. Günümüzde de kullanılmakta olan hamam Osmanlı son dönem eserlerinden birisidir.
Güllü Hamam: Muş’un tabii afetlerde yıkılan bir diğer hamamı da Güllü Hamam’dır. Kerpiç yapısı, Horasan harcı ile moloz taşlardan örülen duvarlar ile desteklenen hamamın en büyük özelliği, “Türk üçgeni” denilen ve kubbelere taşıyıcı görevi sağlayan üçgenin kullanılmış olmasıdır.
Türbeler ve Yatırlar
Kesik Baş: Hacı Şeref Camisi’nin avlusundadır. Hazireden günümüze cami duvarına bitişik 2 mezar kal-mıştır. Bu mezarlarda yakın geçmişte onarılmıştır.
İbrahim Samidi: Alaaddin Bey (Paşa) hamamının karşısındaki bahçededir. Arabistan’dan geldiği rivayet edilmektedir.
Şeyh Muhammed-i Mağribi: Ulu Caminin avlusundadır. Şeyh Muhammedi Mağribide İbrahim Samidi gibi Arap kökenli olduğu ve Ulu Cami yaptırdığı rivayet edilmektedir.
Şeyh Halil ve Şeyh Mustafa: Kızılay binasının karşısındaki bahçe içerisindedir. Her iki türbe de Cuma günleri ziyaret edilir. Yaygın bir rivayete göre her iki Şeyhin mezarları 10-12 yaşlarındaki bir çocuk tarafından yaptırılmış.
Şeyh İbrahim Hazretleri: Bulanık İlçesinin Esenli Köyündedir. Esenlik camisinin yakınındadır. Şeyh İbrahim Mevlevi tarikatına mensup olduğu rivayet edilmektedir. Çeşitli hastalıkları iyileştirdiğine inanılmaktadır.
Müştak Baba (Yatır): Asıl adı Mustafa dır dır. Bitlis’te doğmuştur, doğum tarihi tespit edilmemiştir. Özellikle ölümü hakkında çeşitli rivayetler bulunmaktadır.
Abdulvahap Gazi Türbesi Ve Çatbaşı Şehitliği: Muş İli Merkez ilçeye bağlı Çatbaşı köyünde bulunmaktadır. Şehre 7-8 Km. Mesafede olup şehrin batısındadır. Çatbaşı Köyü Camii bitişiğindedir.
Şeyh Molla İbrahim Efendi Türbesi: Hayatı hakkında fazla bir bilgi bulunmamaktadır. Muş merkez ilçeye bağlı Çatbaşı köyündendir aynı köyde dünyaya gelmiş bir din adamıdır birçok öğrenci yetiştirmiştir.
Seyyid Ahmed (Hacı Gal) Hazretleri: 1696 da Bağdat’ta doğmuş olan evliya hakkında geniş bir bilgi yoktur.
Üstad-ı Azam Şeyh Molla Resuli Sipiki: Bitlis’in Sipik köyünden olup doğum tarihi bilinmemektedir.
Geleneksel Muş Evleri
Yerleşim düzeni ve sokak dokusu esas itibari ile tipik bir Türk kenti havasını yansıtan Muş'un, konut mimarisinin oluşumunda temel etki, diğer yörelerimizde de olduğu gibi milletimizin örf ve adetlerinden kaynaklanan hayat tarzı ve ihtiyaçlarıdır. Ayrıca gelenekleri, iklimin ve coğrafyanın zorlayıcı gerekleri de bu oluşumdaki diğer etmenlerdir. Bölgedeki diğer illerin yerleşimlerine benzeyen sokak dokusu içinde yer alan evler, genellikle havuş (avlu) gerisinde yükselen iki katlı yapılardan ibarettir.
Ören Yerleri
Varto Kayalıdere Ören Yeri (Kale Şehri): Merkez İlçeye 40 km, Varto’ya 20 km uzaklıkta Kayalıkaya Köyü’ndedir. Bir Urartu yerleşmesidir.
Dolabaş Höyüğü: Malazgirt İlçesinin Dolabaş Köyü’ndedir. Bir Urartu yerleşmesidir. Koruma altına alınmıştır. Kazı çalışmalarına henüz başlanmamıştır.
Bostankale Höyüğü: Malazgirt İlçesinin Botan Köyündedir. Bir Urartu yerleşmesidir. Birinci derecede sit alanı olarak koruma altına alınmıştır. Kazı çalışmalarına henüz başlanmamıştır.
Aradere Köyü Mezarlığı: Malazgirt ilçesinin Aradere Köyündedir. Atatürk Üniversitesinden bir ekipçe yapılan yüzey araştırmaları sonunda önemli bulunmuştur. Kazı çalışmalarına henüz başlanmamıştır.
Muş – Yağcılar (Evran) Höyüğü: Yapılan araştırmalar daha çok belirli yerlerde yoğunlaştırılmış, bunun dışına pek çıkılmamıştır. Alpaslan Barajı nedeniyle Murat Nehri boyunca araştırma yapan M.S. Rothman, Yağcılar Höyüğü yakınındaki Yeroluk (Palas) ve Bozbulut’ta (Komus) bazı araştırmalar yapmış, ancak incelediğimiz höyükten söz etmemiştir. Yağcılar Höyüğü, Muş’un 24 km. kuzey-batısında, Muş-Elazığ yolu üzerinde, Murat Köprüsünü 1700 m. geçtikten sonra kuzeye ayrılan yolun 7. km.sinde, Yağcılar Beldesi sınırları içinde yer almaktadır.
Kaleler
Muş Kalesi: Muş merkezdedir. Kale şehrin en eski yerlerindendir. Kesin tarihi bilinmemekle birlikte Moğol istilasını müteakip 7. asır ortalarına doğru Hz. Osman zamanında bu çevre ile birlikte kalede savaşlara sahne olmuştur.
Hasbet Kalesi: Muş’un güneyindeki Kızıl Ziyaret Dağının doğu uzantısında bir yamaçtadır. Surları ve iki kulesi kısmen ayaktadır. Diğer kısımları tabii afetlerde yıkılmıştır. Kesin tarihi bilinmemekle birlikte, yapıda kullanılan malzeme ve sanat yapısı itibari ile Horasan harcı ile imar edilmiş ovaya hâkim karakol konumunda kendini göstermektedir.
Muşet Kalesi: Muş’un güneyindeki Kızıl Ziyaret Dağındadır. Muş adı ile özdeşleşmiştir. İlk yapımı Urartu’lara ait oluduğu tahmin edilmektedir.
Malazgirt Kalesi: Malazgirt’tedir. Haşmetli bir görünüme sahiptir. Kalenin ilçeyi çepe çepe çevreleyen bir birine parelel iki suru onarılmıştır. İslam kaynaklarında bu kale gerek İslamiyet’in ilk döneminde gerekse Bizanslar zamanında bir çok savaşa sahne olmuştur. Eski Malazgirt’i çepeçevre kuşatan kalenin ana burcu ile burçları bu tarihi özellikleri ile ilgi çekmektedir.
Evliya Çelebi ve Malazgirt Kalesi: Kalesi yuvarlak bir tepe üzerinde ve kesme taştandır. Hisarın iç kısmı mamurdur.878 senesinde Akkoyunlu sultan Uzun hasan Bayındırı zaptetmek isterken Fatih Uzun Hasanı bozguna uğratıp bu kale halkınıda idaresi altına almıştır. Sonra Beyazıt Veli asrında Acem istila etmişse de 922 tarihinde Sultan I. Selim Çıldır savaşında acemi mağlup etmiş, bu kalede o günden beri Osmanlı idaresinde kalmıştır.
Kalenin üç tarafı yüksek olup doğuya bakan bir kapısı vardır. Aşağı deresine inmek için kesme kayadan suyolları vardır. Bağ ve bahçesi o kadar meşhur olmayıp kalesi de yer, yer Timur’un tahribine uğramıştır. Şehri o kadar mamur değildir. Tahminen iki bin ev, bir cami, iki medrese, bir küçük hamam -ancak beş adam alır-, bir han, elli kadar dükkân ve yedi adet çocuk mektebi vardır.
Katerin (Zincirli) Kale: Malazgirt ilçesi sınırları içersindeki Katerin Dağı üzerindedir. Doğu Roma eseridir. Rivayete göre Malazgirt ile Katerin Kaleleri Kalın zincirlerden bir köprü ile birbirlerine bağlanmıştır.
Tıkızlı Kalesi: Malazgirt ilçesinin Tıkızlı Köyündedir. Yapılan araştırmalar sonucunda kalenin Urartu’lara ait olduğu belirlenmiştir. Kale bir tepe üzerinde büyük taşların bir biri üzerine yığılması ile harçsız olarak yapılmıştır.
Bostankale Kalesi: Malazgirt’te 10 km uzaklıktadır. Yapılan yüzey araştırmaları sonucunda kalenin Urartu’lara ait olduğu tespit edilmiştir. Kale büyük bir kaya kütlesi oyularak yapılmıştır.
Hanlar
Muş şehir merkezinde yukarı çarşıdadır. 1307’de Miralay Seyfi Bey tarafından yapılmıştır. İki katlı olarak yapılmıştır. Alta kattı kesme taştan, üst katı Selçuklu mimari yapısına uygun olarak kerpiçten yapılmıştır. 613 metre kare üzerin kurulan hanın birinci katında emanethaneler, kuyumcular, manifaturacılar, bakırcılar ve gümüşçüler çalışırdı. İkinci kat ise otel olarak kullanılmıştır. Her iki katta toplam 52 dükkan olan han 1916 Rus İşgalinde tamamen tahrip edilmiştir. İpek yolu üzerinde olan Erzurum-Muş-Bitlis güzergâhı takip edilmiştir.
Aslanlı Han: Muş’un bir Selçuklu yapısı olan Aslanlı Handan Günümüze çok az şey kalmıştır. Bu hana ait gücü ifade eden aslan heykeli halen Vali Konağı bahçesindedir.
Kilise ve Manastırlar
Arak Manastırı (Kilisesi): Karaçavuş Dağlarının doğu doğrultusunda şimdi yayla olarak kullanılan zirvenin üzerinde kuruludur. Manastıra ismini veren Arak (Kepenek) Köyü ise zirvenin eteklerindedir. Arak: Farsça’da şarap anlamına gelmektedir. Köyün eskiden üzüm ambarının olduğu ve üzüm şırası çıkarılan bir yer olduğu bilinmektedir.
Çengilli (Beyaz) Kilisesi: İlimiz Merkez Yaygın Beldesine bağlı, Çengilli Köyü (Yukarı Yongalı Mezrası) sınırları içerisinde bulunan ve Hıristiyan âlemince kutsal sayılan Çengilli (Çanlı Surp Garabet) Kilisesi, ilk dönemlerde ateş tapınağı olarak kullanılmıştır. Roma döneminden sonra gelen Sasaniler tarafından MS. 399 yılında Hıristiyanların ibadethanesine dönüştürülmüştür.
Yaygın Beldesine 20 km. Muş İl Merkezine de 60 km. uzaklıktadır.
Meryem Ana Kilisesi: Muş İl Merkezinde Minare mahallesindedir. Kesin tarihi bilinmemektedir.
Çanlı Kilise(Surpgarabet Manastırı): Kilise Van sınırına yakındır.
Höyükler
Yağcılar (Evran) Höyüğü: Yağcılar Höyüğü, Muş’un 24 km. kuzey-batısında, Muş-Elazığ yolu üzerinde, Murat Köprüsünü 1700 m. geçtikten sonra kuzeye ayrılan yolun 7. km.’sinde, Yağcılar Beldesi sınırları içinde yer almaktadır.
Dolabaş Höyüğü: Malazgirt İlçesinin Dolabaş Köyü’ndedir. Bir Urartu yerleşmesidir.
Bostankale Höyüğü: Malazgirt İlçesinin Botan Köyündedir. Bir Urartu yerleşmesidir. Birinci derecede sit alanı olarak gösterilmektedir.
Mercimekkale Höyüğü: Muş merkez İlçe sınırları dahilinde Muş-Varto Karayolu üzerindedir. Tespit edilen 28 höyükten biri olmakla birlikte Doğu Roma (Bizans) döneminde de haberleşme amaçlı kullanılmıştır.
Kepenek Höyüğü: İlimiz Kepenek köyündedir.
Aradere Köyü Mezarlığı: Malazgirt ilçesinin Aradere Köyündedir. Atatürk Üniversitesinden bir ekipçe yapılan yüzey araştırmaları sonunda önemli bulunmuştur.
Malazgirt Yeniköy (Alyar) Kaya Mezarı: Urartulara ait kaya mezarlığıdır.
Köprüler
Murat Irmağı Köprüsü: Muş – Varto yolu üzerinde Muş şehir merkezine 10 km uzaklıktadır. Bir Selçuklu yapısıdır. Yapım tarihi kesin olarak bilinmemek-tedir. 1817 tarihli mermerden kitabesinin onarımlarla ilgili olduğu sanılmaktadır. Günümüzde orta ayaktan yıkılmıştır.
Hatun Köprüsü: Malazgirt’in girişindedir. Bir Selçuklu yapısıdır. 10 Günümüze kadar gelebilmiş yegâne Selçuklu eserlerinden biridir.
Kız Köprüsü: Malazgirt’e 2 km uzaklıktadır. İki yekpare taştan 3 m uzunluğunda, 1 m genişliğindedir. Rivayete göre devrin kral kızlarından biri tarafından yaptırılmıştır.
Karayolu: İl merkezine uzaklığı 2 km olan terminale şehir içi dolmuşlarla ulaşmak mümkündür.
Demiryolu: İl merkezine uzaklığı 3 km olan garın şehir içi dolmuşlarla ulaşmak mümkündür.
Havayolu: İl merkezine uzaklığı 16 km olan Muş Havalimanına ulaşım Muş Ovası Servis aracı ile sağlanmaktadır.
Muş Valiliği
Muş Belediyesi
Muş Emniyet Müdürlüğü
En Çok İzlenenler