Kategoriler
Oto Sohbet
Toyota Pazarlama ve Satış CEO'su Ali Haydar Bozkurt ile Otoalsat.com Yöneticisi Fügen Toksü otomotiv sektöründen, yerli otomobile, çevreci araçlara, sektörün profesyonel yöneticiliğine, liderliğe, iletişim yönetimine kadar herşeyi konuştu.
Otomotiv sektörünün önemli oyuncularından biri olan Toyota’nın, Sabancı grubundan ALJ Lubnatsi Pazarlama ve Satış A.Ş’ye satışı sonrasında görev üstlenen Ali Haydar Bozkurt’un otomotiv sektörü ve yöneticiliği ile ilgili görüşlerini zevkle izleyeceksiniz.
İlk yılda 40 binin üzerinde satış gerçekleşti
Ali Haydar Bozkurt Toyota'nın yaptığı gelişimi şu sözleriyle özetliyor: "Biz yönetimi devraldığımızda Toyota Türkiye'de 20 yılını doldurmuştu ve yıllık ortalama satış hacmi 23 bin - 25 bin adetler arasındaydı. Biz ilk yılda 40 binin üzerinde satışa çıktık. Bizim 40 bin satışı yaptığımız sene korkunç bir geri çağırma krizi vardı. Her gün, sabah akşam bütün kanallarda Toyota’daki geri çağırma krizi konuşuluyordu. Boy boy, sayfa sayfa, her gün basında, televizyonda çıkıyordu. Böyle bir yılda bu krizi yönetip 40 binin üzerine çıkan bir satış grafiği ile pazar payımızı ciddi oranda arttırdık ve o yılı kapattık. Geçen yılı yine 38 bin satış rakamıyla kapattık. Japonya’da deprem oldu, Tayland’da sel felaketi oldu. İkisindeki üretimle ilgili yaklaşık 5 buçuk ay kaybettik. Hem de pazarın yüksek olduğu ilk başındaki dönemde kaybettik. Herkes otomobil satarken bizim arabamız yoktu. Böyle bir yılda da 38 binle kapattık. Şimdi baktığınız zaman, bütün bu olumsuzluklara rağmen, çok ciddi bir ilerleme kaydettiğimizi söylemek mümkün. Zaten bununla beraber, Toyota Avrupa tarafından da, Japonya tarafından da teşekkür mektupları aldık. Çünkü herkes Türkiye‘yi konuşmaya başladı. Bu duruma Avrupa da tabi ki şaşırdı. Avrupa'da en büyük beş pazar arasında biz birçok ay o pazarın içerisine girdik ve 1ay birinci olduk, yani en çok satan ülke olduk."
Bizim için Toyota çok önemli
Toyota yatırım kararında da etkili olan Ali Haydar Bozkurt şunları dile getirdi: "Biz ALJ grup olarak 60 yıldır birçok ülkede Toyota'nın operasyonlarını yürütüyoruz. Toyota'nın kendisinden sonraki en büyük Toyota distribütörüyüz. Bizim için Toyota çok önemlidir, çünkü başka bir otomobil markası hiçbir düşünmemişizdir ve düşünmüyoruz da. Bize deseler ki kutuplarda Toyota distribütörlüğü var ister misiniz, hemen sabah gideriz. Toyota ile ilgili fırsatlara hep pozitif baktık, grubu tanıyan herkes bunu çok iyi bilir.
Türkiye'de de yatırımlarımızı büyütme isteğimiz hep vardı ve fırsatlara hep bakıyorduk, ama o dönemlerde Toyota işini Sabancı Grubu yürütüyordu ve öyle bir ortamda görünmüyordu. Biz de burada yapabileceğimiz başka ne var diye bakarken tesadüf eseri gelişti. Sabancı Grubunun da böyle bir düşüncesi olduğunu öğrendik ve görüşmelere başladık. Ben de bütün bu sürece dahildim. 8-9 aylık bir süre içerisinde satın alma işi tamamlandı ve 2009'un 1 Ekim'inde şirket sorumluluğunu devralmış olduk.
Şuanda 13 farklı ülkede Toyota operasyonlarını yürütüyoruz. Türkiye de bunlardan bir tanesi. Hatta gerçekten önemli bir tanesi haline geldi. İş hacmi ve potansiyeli olarak baktığımızda Arabistan'dan sonra ikinci en çok satan ülke olduk. Geçen yıl Arabistan'da 260bin adet Toyota sattık, Türkiye onun arkasından geliyor.
Türkiye'nin potansiyelini başından beri biz hep anlatıyorduk, ama artık yabancılar da bunun farkındalar. Türkiye artık önemli bir ülke, stratejik nokta haline gelmeye başladı. Bizim grupta da bunun heyecanını görüyorum. Türkiye'de operasyon yapmış olmaktan çok mutlular. Türkiye'de ileriye dönük farklı fırsatlar olabilirse, bunlarla ilgili ne yapabiliriz diye biz zaten sürekli takipteyiz. Ve ben bir Türk profesyoneli olarak istiyorum ki, burada daha çok yatırım olsun, daha sürdürülebilir yatırımlarla gelinsin. Bunlar bizim ekonomimizin ihtiyaç duyduğu şeyler biliyorsunuz. Grubun Türkiye'de operasyonlarını büyüteceğine dair inancım da çok yüksek. Üretim konusundaki gelişmeler Toyota tarafından karara bağlanıyor ama bizde taleplerimizi iletiyoruz. Dünyadaki en iyi Toyota'yı Türkiye fabrikası üretiyor ve bu da bizi gururlandırıyor. Ve ben inanıyorum ki, ileride daha başka modeller üretilecek, çünkü burada kendini kanıtlamış bir fabrika var. "
Yerli otomobil üretmek zor ama bir gün olacak
Yerli otomobil ile ilgili ne yapılabilir diye düşündüğümüzde öncelikle yerli otomobil tanımını doğru yapmak gerekiyor diyen Ali Haydar Bozkurt, yerli otomobil diye neyin kastedildiğinin önemli olduğuna dikkat çekiyor.
Bozkurt, yerli otomobil ile ilgili sözlerine şu şekilde devam ediyor: " Yerli otomobil diye neyi kastediyoruz, zaten bu çok form değiştirdi. İlk söylendiğinde başka şekilde tarif edilirken şuan biraz daha yumuşatıldı ki zaten böyle de olması gerekiyor. Siz A'dan Z'ye bütün parçalarını burada yapacağınızı iddia ettiğiniz bir dizaynla yola çıkarsanız bu işin ekonomik olma şansı da gerçekçilikten uzak geliyor.
Ben Türkiye'nin yerli otomobil macerasını 3 basamakta görüyorum. Birincisi; mevcut olarak burada üretilen otomobillerin içerisindeki yerlilik oranını artırmaya yönelik projeler olması lazım. Otomobil burada üretiliyor ama yüzde kaçını buradan tedarik ediyorsunuz, buradaki yan sanayiye daha çok iş çıkarabiliyor musunuz? Teknoloji geliştirebiliyor musunuz? bu çok önemli. Japonya'ya gidiyorsunuz bir fuara, 3 tane otomobil var ama 27 tane motor ve şanzıman sergiliyorlar, çünkü arkadaki teknoloji aslında önemli olan. İkincisi; burada üretim yapan markalar 2 tane model üretiyorsa üçüncü ve dördüncüsünü burada üretebilecekleri ortamı sağlamalısınız ve üretim yapmayanı da burada üretim yapmaya teşvik edecek ortam sağlamalısınız. Üçüncü basamak da; kendi markanızı geliştirmek. İşte en zor olanı bu. Zor ama imkansız mı? Ben imkansız kelimesini sevmem. İki açıdan bakıyoruz, teknolojik olarak bu imkan dahilindedir. Türk mühendisleri, Türk insanı bu işi yapar, ancak ekonomik olur mu? bunu tartıştığımızda oraya dikkat etmek gerekiyor. Hangi iş modeliyle bunu geliştireceksiniz? Ben tamamını yerli yapacağım her şeyi burada üreteceğim derseniz, matematik gösteriyor ki bu çok zor. Tek bir modelle marka yaratamazsınız, bakın büyük markalara 20-30 farklı ürün gamıyla piyasada yer edinmeye çalışıyorlar. Böyle bir işin altından kalkmak kolay değil, çünkü uluslararası açılmanız gerekir ki, ekonomik olsun ama imkansız mıdır? İmkansız da değildir, imkansızdır diyenlerin tarafında hiçbir zaman olmadım, nasıl olabilir diyenlerin tarafındaydım hep. Zordur evet ama bir gün olabileceğine inanıyorum."
Toyota Pazarlama ve Satış CEO’su Ali Haydar Bozkurt ile Fügen Toksü’nün otomotiv sektöründen, Toyota’ya, yöneticilikten iletişime ulaşan sohbetini bütün detaylarıyla OtoAlSatTV 'den izleyebilirsiniz.